Gezgin Öcün:
Bakalım, Bilgin Öznil, bu köy hakkında neler öğreneceğiz? İbrala’dan Yeşildere’ye… Karaman'ın tarihini taşıyan bu köy, zaman içinde çok şey yaşamış.
Bilgin Öznil:
Evet, gerçekten çok derin bir tarih var Yeşildere'nin. Eski adıyla İbrala, tarihi bir köy olarak hem Bizans hem de Selçuklu izlerini taşıyor. Hititler ve Roma dönemi de burada iz bırakmış. İlginç bir şekilde, bu köyün ismi ‘Yeşildere’ olarak 1957’de verilmiş, çünkü ortasından geçen derenin ve çevresinin yeşillikler içinde olması oldukça anlamlı bir seçim olmuş.
Gezgin Öcün:
Bunun yanı sıra, 1587’de Karaman’ın en büyük köylerinden biri olarak kayıtlara geçmiş. O dönemde 600 nüfusla İbrala, etrafındaki 63 köyü de kapsayan önemli bir yerleşim merkeziymiş. Ayrıca, köydeki değirmenler ve İbrala Deresi de oldukça değerliymiş. Peki, senin bu tarihi okumanla neler dikkatini çekti?
Bilgin Öznil:
Özellikle bu köyün, Karamanoğulları’nın yerleşimlerinden biri olması dikkatimi çekti. Çünkü köydeki yerleşim adları, farklı Türk boylarının izlerini taşıyor. Kınık, Salur, Yıva gibi ana Oğuz boylarının yanı sıra, Kureyş boyunun etkisi de görülüyor. Yeşildere'nin daha önce Kureyşözü olarak anılması, bu boyun burada yaşayan önemli bir topluluk olduğunu gösteriyor.
Gezgin Öcün:
Bu kadar çok boy ve aşiret var! Peki ya Yunus Emre ve dedesi İsmail Hacı? Onların etkisi de burada iz bırakmış, değil mi?
Bilgin Öznil:
Kesinlikle! Yunus Emre’nin dedesi İsmail Hacı, Horasan’dan gelip Karaman’a yerleşmiş. Bu bölge, Yunus Emre'nin yetiştiği topraklar. Hatta Yunus Emre'nin uzun ömrü ve Karamanlı olması da burada yaşamış olmasının bir kanıtı gibi görünüyor. Bu arada, o dönemde Yunus Emre’nin ailesinin Karaman’a yerleştiği de tarihsel belgelerle doğrulanmış.
Gezgin Öcün:
Bu köydeki her taş, her dere bir tarihi anlatıyor gibi. Bir yanda Selçuklu izleri, bir yanda Karaman’ın kökleri… Peki, Yeşildere’nin eski yerleşim yapısı hakkında ne söyleyebilirsin?
Bilgin Öznil:
Yeşildere’nin en eski yerleşimi kalenin çevresindeymiş, çünkü savunma açısından oldukça uygun bir alan. Ayrıca köydeki yaylaların da yazlık yerleşim olarak kullanıldığını, zamanla ise bu alanların sürekli yerleşim yerleri haline geldiğini biliyoruz. Bu yaylalar, Kayaönü, Denircik gibi mahallelerle birlikte köyün içindeki yaşamın bir parçası olmuş.
Gezgin Öcün:
Gerçekten de, tarih boyunca savunma odaklı bir yaşam süren bu köy, zorlu dönemlerden sağ çıkmayı başarmış gibi görünüyor. Ve zamanla büyüyüp, Karaman’a bağlanmış… Yeşildere’nin geçmişine dair bu kadar derin izler ve hikâyeler olunca, bu köyün ne kadar özel bir yer olduğunu daha iyi anlıyoruz.
Bilgin Öznil:
Kesinlikle. Bu köyün tarihi sadece geçmişteki yerleşimlerle değil, o yerleşimlerin içindeki insanlarla da şekillenmiş. Her biri, bu topraklarda iz bırakmış ve tarihe dokunmuş.
Gezgin Öcün:
Bu çok güzel bir özet oldu Bilgin. Yeşildere, sadece Karaman'ın değil, Anadolu’nun da derinliklerine inen bir köy. Yavaş yavaş bu köyün her köşesindeki hikâyeleri daha da çok konuşacağız gibi görünüyor.