28 Ekim 2014 tarihinde Karaman'ın Ermenek ilçesine bağlı Pamuklu Köyü yakınlarında kömür madeninde su baskını sonucu oğlu Tezcan Gökçe'yi kaybeden Ayşe Gökçe, yaşamını yitirdi.
Kamuoyu, Recep ve Ayşe Gökçe çiftini, Ermenek'teki maden faciasının ardından tanımıştı. Kömür ocağında cansız bedenlerine ulaşılan 18 işçiden Tezcan Gökçe'nin annesi Ayşe ile babası Recep Gökçe, söyledikleri ve yaptıklarıyla adeta facianın simgesi haline gelmişti.
Anne Ayşe Gökçe'nin sözleri herkesi duygulandırmıştı
Anne Gökçe'nin, "Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı?" demesi, röportaj sırasında baba Gökçe'nin, "Gitti mi benim oğlan şimdi, saklamayın?" diye sorması ve yırtık ayakkabılarıyla cenaze törenine katılması herkesi duygulandırmıştı.
Önce eşi sonra kendisi vefat etti
Yapılan Kovid-19 testi pozitif çıkan 81 yaşındaki Recep Gökçe, 27 Eylül'de Konya'da tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmişti. Gökçe'nin aynı yaştaki eşi Ayşe Gökçe de beldedeki evinde temaslı olduğu için karantinaya alınmış ve eşinin cenaze törenine katılamamıştı.
Ermenek ilçesine bağlı Gökçeler mahallesinde yaşamını sürdüren Ayşe Gökçe, eşi Recep Gökçe’nin vefatının ardından basın mensuplarına şunları söylemişti;
"Önce maden kazasında oğlum Tezcan'ı kaybettim. Şimdi de eşim beni bırakıp gitti. Oğlum onu yanına çağırdı. Tek başına kaldım. Eşimi, Tezcan'ımın yanına gömmüşler. Mezarına ilk defa geliyorum. Ağlamaktan başka yapacağım bir şey yok. Ağlaya ağlaya gözlerim görmez oldu. Yapacak bir şeyim yok. Fazla yürüyemiyorum. Buraya gelemiyorum. Oğlum ile kocam yan yana yatıyorlar. Ben yalnızım. Ne diyeceğim? Recep dedeniz bana bir dayanaktı. Oğlumun acısına onun desteğiyle katlanıyordum. Oğlum canım, eşim can yoldaşımdı. Canım gitti, can yoldaşım da gitti. Ben ne yapacağım şimdi. Yapayalnız kalakaldım."
