Hayata geçirdiği projelerle tarım sektörünün ve besin endüstrinin lokomotifi olan Konya Şeker’in 64’üncü, Anadolu Birlik Holding’in de (AB Holding) 9’uncu Genel Kurulu yapıldı. Pancar Ekicileri Kooperatiflerinin Başkanları, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Şirket Yöneticilerinin katıldığı Genel Kurulda, yaşama geçirilen projeler, meydana eklenilen hedefler, Türk tarımının bugünü ve yarını konuşuldu; çözüm önerileri anlatıldı.
GÜNDEM MADDELERİNİN TÜMÜ OY BİRLİĞİYLE KABUL EDİLDİ
İstikrarlı bir şekilde büyüyen ve uygulamaya koyduğu projelerle tarımsal endüstrinin ve besin sektörünün lider kuruluşlarından biri olan Konya Şeker’in 64’üncü Olağan Genel Kurulu ile AB Holdingin 9. Genel Kurulu, Konya Şeker’in Merkez Kampüsündeki konferans salonunda gerçekleştirildi. Toplantıya, AK Parti Karaman Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, Konya Şeker’in hissedarı olan Pancar Ekicileri Kooperatiflerinin temsilcileri ile Anadolu Birlik Holding iştiraklerinin yöneticileri katıldı. Divan üyelerinin belirlenmesi, saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşının okunması ve etkinlik raporlarının okunması ile başlayan Genel Kurulda bağımsız denetçi raporu okundu ve gündem maddelerinin tümü oybirliğiyle kabul edildi. Genel Kurulda AK Parti Karaman Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı, PANKOBİRLİK ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Genel Başkanı Recep Konuk’a da tam destek verildi.
“KONYA ŞEKER; ÜRETİMİN, TARIMIN, ÇİFTÇİNİN SİGORTASI”
Genel Kurulda söz alan Ankara Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı M. Muhittin Bıyıkoğlu, Konya Şeker’in ülkemizdeki çiftçilerin lokomotif kuruluşu bulunduğunu ifade etti. Bıyıkoğlu, “Konya Şeker, tarımın emniyeti olan bir kuruluş durumuna geldi. Bunu da Recep Konuk diğernlığında başardı. Burada Başkanımız Recep Konuk’a ve tüm ekibine teşekkür ediyorum. Konya Şeker, bir başarı hikâyesidir, her sene Genel Kurula geldiğimizde görüyoruz, kesinlikle yeni fabrikaları ülkemize kazandırmış oluyor. Yıllık bilgilere baktığımızda Konya Şeker, ülkemizin en büyük 31. kuruluşu, Anadolu’nun en büyük 5 şirketinden birisi ve Anadolu’nun en büyük 3. besin şirketi konumundadır. Ülkemizin en çok vergi veren kuruluşları listelenmesinde ilk 10’a girmektedir. Bugün konsolide edilerek rakamlara baktığımızda şu görülecektir, Konya Şeker gerçekte ülkemizdeki çoğu büyük endüstri kuruluşunu işlemiş ve ilk 16’da yer alır duruma gelmiştir. Ülkemizin işsizlikle mücadele ettiği bu vakitlarda çoğu şahıs bu kurumda iş aş bulmaktadır. Konya Şeker inşallah büyümeye devam edecek. Şunu kıvançla ifade etmek isterim ki, Konya Şeker ülkemizde üretimin, tarımın, çiftçinin güvendiği, sigortası bir kuruma dönüşmüştür” dedi.
KONYA ŞEKER, DEV BİR SANAYİ KURULUŞUDUR
Genel Kurulda gündem maddelerinin görüşülmesinden sonra kürsüye, AK Parti Karaman Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk geldi. 1950’li senelerde çiftçinin, şeker pancarı ekebilmesini sağlamak amacıyla Anadolu’nun göbeğinde bu şirketi kurduğunu ve bu şirketin bugün Anadolu Sanayisinin en önde koşan ve Anadolu’nun endüstride, ticarette cesaretine cesaret katan bir rol model durumuna yaklaştığını izah eden Başkan Konuk, “Bugün itibariyle 3 Milyar 800 Milyonluk yatırım yaptık. Kurumumuz Soma ve Kangal Termik Santralleri dışında bugüne kadar yaptığı tüm yatırımların borcunu ödemiştir. Soma ve Kangal dışında bir borcumuz yok, o borç da bir takvime bağlanmıştır, vadeler saatinde ödenmekte, Konya Şeker taahhütlerini tam saatinde yerine getirmektedir. Veriler ortadır ve Konya Şeker bugün ülkemizin dev endüstri kuruluşlarından bir tanesidir. Konya Şeker bunu yapar iken de Türkiye’deki yatırım ikliminden faydalandı. Yatırım iklimi iyi olmasa biz şunları yapamazdık. Şirketlerin rotası ülkenin rotasıyla paraleldir ve Türkiye’nin yatırım ikliminin avantajını en iyi kullanan şirketlerin başında Konya Şeker gelir. Konya Şeker ülkesiyle beraber büyümüştür, vatanının büyümesine katkı yapmıştır. Biz Türkiye ile beraber büyüdük, Türkiye’nin yatırım iklimini kullandık, çiftçiye kazandırdık. Türkiye’nin rol modellere gereksinimi var. Üretici üretiyor ama tacir, celep gelsin benim malımı alsın mantığı ile açığa geliştirmeye devam ediyor. Açığa imal edilen malın ne alım garantisi olur, ne de o malla alakalı bir sürdürülebilirlik sağlanmış olur. Mal açığa üretilmemeli, yapımcının ürettiği malları işleyecek tesislerin olması lazım. Konya Şeker, son 18 senede yaptıklarıyla çiftçinin bu yalın, net ve açık isteğine yanıt üretti. Çiftçi nasıl daha çok üretecek işte yanıtı Altınekin’de, Çumra’da, Seydibey’de, Meram’da. Bizim çiftçimiz ayçiçeği ziraatını yeni mi öğrendi? Hayır. Ama ekemiyordu. Niye? Ektiğinde satacağı yer yoktu. Büyük alıcı yoktu. Bazı şahısler kamyonun şoför mahalline atlayacak gelip ayçiçeği ticaretinin bulunduğu yerlerde üzerine üç beş koyup satmak amacıyla toplayacak mı diye tüccar yolu gözlememek amacıyla bildiği işi yapamıyordu. Koca Konya Ovası’nda bir senede hasat edilen ayçiçeği 50 bin tonu bulmuyordu. Biz Altınekin’de bir bayrak açtık, yapımcı o bayrağın peşine takıldı bugün bu ovada üretim 8’e katlandı, Konya’da 400 bin ton ayçiçeği üretiliyor. Bizim bu pazara girmemiz diğer bölgelerde ayçiçeği üretimi yapan çiftçileri bile olumlu etkiledi, fiyat yükseldi, yapımcı kazandı. Peki, niye üretim katlanarak arttı? Çünkü bundan sonra yolu gözlenen yapımcı durumuna geldi de ondan. Konya Şeker’in geldiği bu nokta bir başarıdır, fakat bizim tarım pazarında üstlendiğimiz misyon itibarıyla bu başarı ile yetinmemiz, yürüdüğümüz yolda sürat kesmemiz olası değildir. Bizim daha büyük amaçlarımız var. Biz gaz pedalından ayağımızı çekme hakkına sahip değiliz. Anadolu’nun bereketli toprakları o topraklardan ekmeğini çıkaranlara cömertliğini sunmak amacıyla hazır beklerken biz o topraklara sırtımızı dönemeyiz. Bu kadar yeter diyemeyiz. Çünkü bizim bir kararımız var, hep diyoruz, demeye devam edeceğiz; bu bereketli toprakların sahipleri, bu toprakların fukara bekçisi olmayacak. Bunun yolu ne? Daha çok üretmek ve imal edilenin üstünden meydana gelen katma değerin yani bereketin o toprağı işleyene ulaşmasını sağlamak” diye konuştu.
KONYA ŞEKER BİR ROL MODELDİR
Panagro’nun hayvancılığa yapmış bulunduğu katkıyı da izah eden Başkan Recep Konuk, “çiftçinin isteği ya da arzusu ne? Daha çok üretmek, diğer ürün fiyatında sürprizler yaşamamak, diğer, üreteceği ürünü açığa üretmemek, diğer ürün üretirken tarlada desteksiz kalmamak.
Bu bölümde yapımcı hayvancılıktan senemış mıydı? Hayvancılık gerçekleştirmekten değil ama ürettiği sütü satamamaktan, celeplerin eline düşmekten, celeplerin insafına kalabilmektan senemıştı. Ahırını büyütmek şu şekilde dursun, eldekine kıyamadığından ahırını küçültmüyordu. Biz Meram’a bir kale diktik. Üretim kalesi inşa ettik. O senegınlığın konumunu umut aldı ve yalnızca 3-4 sene gibi kısa bir vakit diliminde büyükbaş adedi da, küçükbaş adedi da süt üretimi de %50’nin üstünde arttı. Konya, Türkiye’de en çok büyükbaş hayvana sahip kent olmuş, bunun başarılmasında kuşkusuz hükümetimizin de katkısı var, yapılan politikaların da katkısı var ama Panagro’nun zenginliği asıl büyük etkendir. Bölgemizde Panagro’yla hayvancılık oturdu. Eskiden bizim hayvanımız diğer bölgelere gidiyor, orada sucuk oluyor, diğer ürüne dönüşüyor bize yine geliyordu ama biz buraya bu tesisleri kurduk ve böylelikle yapımcılar şimdi kendi mallarını kendi tesislerinde işliyor ve ürünü kıymetli duruma getiriyor. Konya Şeker bir rol modeldir ve Konya Şeker’in örneklerini artırmamız gerekiyor. Konya Şeker 1950’li senelerde gereksinimtan kuruldu. İhtiyaç neydi? Bu topraklarda verimli şekilde pancar üretilebilirdi. O pancarı üretmek amacıyla o pancarı işleyecek bir fabrikaya gereksinim vardı. Konya Şeker o gereksinime yanıt versin diye kuruldu. 1950’lerde bu mühim bir hamleydi. Bugün gereksinimi karşılamak, gereksinimlere yanıt üretmek yetmiyor, çiftçiyi oyuna dahil edecek işleri de gerçekleştirme gerekiyor. Namacıyla? Çiftçinin alın teri dökerek ürettiklerinin Ali Cengiz oyunları ile elinden alınmaması amacıyla. Yani adına ekonomi denilen oyunda üzerine oyun oynanan ve altta kalıp ezilen olmamak amacıyla oyunu kuranların arasında yer alabilmek gerekiyor. Konya Şeker olarak biz de yaptığımız işlerle çiftçiyi birilerinin oyun kısmı olmaktan çıkarıp ekonomi oyununa dahil ettik” şeklinde konuştu.
“BİZ BURADAKİ MUSLUĞU KENDİ GÜĞÜMÜMÜZE AKITMAYA BAŞLADIK”
“Pancar üretmek amacıyla şeker fabrikasına gereksinim var. Bu tamam. Ama şeker pancarından yalnızca şeker üretip satmak, musluğun başında durup yalnızca çatlamayacak kadar dudaklarınızı ıslatmaya imkân veriyor. Yani birileri güğümlerini o musluktan doldururken size güğüm değişiminde susuzluğunuzu bile gidermeyecek kadar su içme imkânı tanıyordu” diyen Başkan Recep Konuk, konuşmasını şu şekilde sürdürdü; “Biz o musluk niye çiftçinin güğümünü doldurmasın dedik, şekerin girdi olarak kullanıldığı mamülleri de geliştirmeye karar verdik. Musluğun başındakilerin o musluktan elin güğüm doldurmasına izin vermemesi birçoğunu rahatsız etti. Daha da rahatsız olacaklar, rahatsızlıkları daha da artacak, biz buradaki musluğu kendi güğümümüze akıtmaya başladık, yarınlarda Anadolu’daki diğer musluklar da musluğun başındakilerin güğümüne akmaya başlayacak, daha doğrusu başlamalı. Çünkü tarladaki yapımcının çiftçinin refahtan daha çok pay almasının diğer yolu yok. Patates amacıyla Seydibey’e, pancar amacıyla, arpa, buğday, mısır amacıyla Çumra’ya, üzüm elma amacıyla Sarıoğlan’a, birer bayrak çektik ve bayrak çektiğimiz her ürün kaleminde benzer neticeleri aldık. Niye? Bu her bayrak yalnızca üretim amacıyla işaret vermekle kalmadı, ürün fiyatlarındaki sürprizlere de mani oldu, açığa ekim sorununa de deva oldu.”
“EN ÖNEMLİ YATIRIM ÜNİVERSİTEYDİ”
En mühim yatırımlardan birinin de Konya Besin ve Tarım Üniversitesi bulunduğunu ifade eden Başkan Konuk, “üniversite kurunca saldırılar çok arttı, zira üniversiteyle tohum dâhil çoğu mevzuya müdahil olacağımız anlaşılmış oldu. Bundan emin olun, üzerimize daha da çok gelecekler. Ama şunlar bir mana ifade etmez, biz çalışmaya devam edeceğiz, bu sene buğdayda başarılı çalışmalar yapıldı. Bunu biz her alana yayacağız, bulgurluk, bisküvilik buğdayları bu topraklarda üreteceğiz. Şimdi tohumlarımızın verimi arttı, daha da artacak, besinlarda, daha natural yoğurt, daha natural çikolata, raf ömrü natural olarak artırılmış mamüller, nitelikli verimli tohumlar bu üniversitede geliştirilecek. Bugün amacıyla 18 senede diktiğimiz bayrak adedi 45. Bu bayrakların kimisini üretim amacıyla işaret bayrağı olarak açtık. Kimisini de üretimi teminat altına alacak, işletme verimliliğimizi çoğaltarak çiftçiye destek olabilmemiz amacıyla elimizi güçlendirecek, tarlada imal edileni işleyerek nihai ürün durumuna getirip tüketimdeki katma değerden çiftçinin daha çok pay almasını sağlayacak tesislerimizi de açtık. Ama her iki hedefe hizmet eden bayraklarımızla da aynı mesajı verdik. Hem çiftçiye hem de çiftçinin ürettiği mamüller üstünden kazanmayı bağımlılık durumuna getirenlere o bayraklarla biz buradayız dedik.
Biz buradayız demeye devam edeceğiz. Onun amacıyla daha çok bayrak dikeceğiz. Çünkü biliyoruz ki, Konya Şeker’in açtığı her yeni bayrak kaynağı çiftçinin tarlasında olan bir musluğun daha çiftçinin güğümünü doldurmaya başlamasının işaretidir. Büyük bir kararlılıkla Anadolu’nun kafasını öne eğdirmeyeceğiz, bağrını yerden kaldıracağız” ifadelerini kullandı.
“BU TOPRAKLARA BU ÇEKİRDEKLERİ ATANLARI RAHMETLE ANIYORUZ”
AK Parti Karaman Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, konuşmasını şu cümlelerle tamamladı: “Bugün tarım konusu ile alakalı mühim adımlar attık, Avrupa’nın tarımda önde gelen ülkelerinden birisiyiz. 2023 hepimiz amacıyla mühim bir kalkınma hedefidir. Risk almadan çalışma olmadan şunlar olmaz. Bunu beraber geliştireceğiz, beraber büyüyeceğiz. Cumhurdiğernımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve Başbakanımız Binali Yıldırım’a da katkılarından ötürü teşekkür ediyorum. Her vakit bizim bir isteğimiz bulunduğunda yerine getirdiler, önümüzü açtılar. Burada kuruluşunda emeği geçenleri, bu topraklara bu çekirdekleri atanları, rAhmet ve saygıyla anıyoruz, Tanrı onlardan razı olsun. Bundan tam 63 sene evvelce ilk üretimini sağlayan Konya Şeker’in ülkemize kazandırılmasına vesile olan, katkı veren, dualarıyla destek olan, bu kuruma işlemişte hizmet etmiş ve ebediyete intikal etmiş herkesi rAhmet dualarıyla bir kez daha anıyorum. Tanrı onlardan razı olsun. Onlar tarlaya bir çekirdek attı, o çekirdek filizlendi, büyüdü, ağaç oldu, dal budak saldı, yeni fidanlara anaçlık etti. Adı Konya Şeker olan çekirdekten filizlenen, o fidanı büyüttük, büyüttük ve bugün Türkiye’nin en büyük 500 Sanayi Kuruluşu listelenmesinde 31’inci sıraya oturan bir dev endüstri çınarı durumuna getirdik.
Rabbimin bu hasbi gayrette yar ve yardımcımız olmasını temenni ediyor, yeni etkinlik seneımızın başta yapımcı ortaklarımız olmak üzere, çalışanlarımıza ve ülkemize hayırlı olması dileğiyle sözlerimi tamamlarken hepinizi saygıyla selamlıyorum.” dedi.
