Gezgin Öcün İle Bilgin Öznil Yepyeni Serüven Yolculuğu Devam Ediyor... Bu Sefer ki Misafir Odlukları Köy Karaman Madenşehri Köyü
Gezgin Öcün: Merhaba Bilgin! Bugün seni Karaman’ın Madenşehri Köyü’ne götüreceğim. Burası Merkez'in kuzeyinde, 37 kilometre uzaklıkta ve 1205 metre yükseklikte bir köy. Çevresindeki köyler ise Eğilmez, Karacaören, Karadağ, Üçkuyu ve Çoğlu. Şimdilerde köyde yaşayanların sayısı 280 civarında, ama tarihsel olarak oldukça değişken bir nüfus yapısına sahip.
Bilgin Öznil: Gerçekten ilginç bir köy! Madenşehri’nin tarihi de çok zengin görünüyor. 1580'lere kadar gidiyor. O zamanlar nüfus 255 kişiyken, 1925'te 137'ye düşmüş. Ama 1935'te 262’ye kadar çıkmış. Hani şu zamanlar köyden Karaman’a doğru büyük göçler olmuş, değil mi?
Gezgin Öcün: Evet, doğru. Birçok köylü Karaman’a göç etmiş ve yurtdışında çalışmaya başlamış. Ayrıca, Karadağ’ı bilirsin. Madenşehri de onun eteklerinde yer alıyor. Karadağ, tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış. Hititler, Romalılar, Bizanslılar, Karamanoğulları ve Osmanlılar… Savaşlara tanıklık etmiş bir dağ.
Bilgin Öznil: Karadağ, tam anlamıyla bir medeniyetler beşiği! Bizans’tan sonra Hristiyanlar için önemli bir bölge olmuş. Hristiyanlık erken dönemlerinde, bu dağdaki manastırlar ve şapeller çok kutsal kabul edilmiş. Ancak Türkmenlerin bölgeye yerleşmesiyle birlikte yerleşimler terk edilmiş ve Karadağ bir hayli güvensizleşmiş.
Gezgin Öcün: Evet, bu durumun önemli örneklerinden biri de Gâvurcu Mehmet ve yoldaşı Tahsin. Bu ikili, Karadağ çevresindeki köylere haraç kesmiş. Gâvurcu Mehmet’in eşkıyalık hikayesi çok meşhur. Bozkır ile Hadim arasında bir Sarıkeçili Yörüğü’müş. Bir gün bir Hristiyan tüccarını öldürerek “Gâvurcu” lakabını almış.
Bilgin Öznil: İlginç bir figür! Peki, Gâvurcu Mehmet’in sonu nasıl olmuş?
Gezgin Öcün: Gâvurcu ve yoldaşı, Karadağ bölgesinde Yörükler arasında saklanarak eşkıyalığa devam etmişler. Ancak nihayetinde Türkmenler ve Yörükler, bu ikiliyi pusuya düşürüp öldürmüşler. Ancak bu hikaye, Madenşehri’nin tarihiyle örtüşen başka ilginç anekdotlardan sadece biri.
Bilgin Öznil: Gerçekten derin bir tarih ve kültür barındıran bir bölge. Burada eski kiliseler ve manastırlar var, değil mi? Binbirkilise’ye de çok yakınlar.
Gezgin Öcün: Kesinlikle! Fransız gezgin Alexandre de Laborde, 1826’da bu bölgeyi ziyaret etmiş ve dört çizim yapmış. Bu çizimler, dönemin yapıları hakkında oldukça önemli bilgiler sunuyor. Zaten, 1835’te İngiliz gezgin W. J. Hamilton da Karadağ’da 20 kilise ve pek çok lahit bulmuş. O zamanlar, buradaki kalıntılar çok iyi korunmuştu.
Bilgin Öznil: Bu tür gezginlerin ziyaretleri, tarihi bilgilerin günümüze ulaşmasında ne kadar önemli bir rol oynadığını gösteriyor. Madenşehri’nin eski köy yapısını, kiliseleri ve lahitleri görmek gerçekten bir zaman yolculuğuna çıkmak gibi olmalı.
Gezgin Öcün: Aynen öyle. Hem köyün tarihini hem de eski yapılarını keşfetmek, bu bölgeyi daha da ilginç kılıyor. O eski eserlerin arasında bir gezinti yapmak, zamanın nasıl geçtiğini anlamanızı zorlaştırabilir.
Bilgin Öznil: Madenşehri gerçekten büyüleyici bir köy. Hem doğal hem de tarihi açıdan ne kadar zengin bir yer olduğunu anlatırken hiç bitiremeyiz!