Karaman Ziraat Odası Başkanı Mehmet Bayram, gençlerin köyleri terk ettiği gerçeği karşısında köylülere destek olunması gerektiğini vurgulayarak, köylülere sahip çıkılması gerektiğini ifade etti.
Başkan Bayram'ın gençlerin köyleri terk etme sebebini köyde evlenmek için kız bulamadıklarına işaret etti.
Bayram; "Göç veren köylerimizde tarımsal faaliyetler bitme noktasında hayvancılık bitkisel üretim azalıyor gençler köyleri zorunlu terk ediyor bunun gerekçesi yeterince gelir olmaması ve evlenmek için köyde yaşadıkları için kız bulamamalarıdır." diyerek açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Köylerimizde yaşayan üreticilerimize sahip çıkmalı üretime teşvik etmeliyiz.
Tarımı terk edemeyiz, tarım ürünlerinin üretiminden vazgeçemeyiz. Tarım ürünleri bizim ekmek kapımız...
İlimizde tarımsal üretim deseni olarak ova ve dağ köylerimizden kurulu yapısıyla her türlü ürün deseni yetişmektedir.
Her bölgemizde ayrı sorunları bulunmaktadır özellikle sulu tarımın yapıldığı ova bölgemizde özellikle kuraklıktan dolayı kuyularda suların çekilmesi barajların dolmaması büyük bir sorun olarak bölge çiftçilerimizi endişelendirmektedir.
Sulu tarım yapan çiftçimizin tek umudu dış havzalardan getirilmesi için başlatılan projelerin tamamlanmasıdır. Bakanlığımızca yıllardır konuşulan havza bazlı destekleme modelinin uygulanmaması su tüketimi açısından büyük önem arzetmektedir.
Özellikle bu yıl yaşanan girdi maliyetlerindeki aşırı artış ve su sıkıntısı ürün planlaması üreticilerimiz önünü göremediği için büyük sorun oluşturuyor.
Ayrıca Karaman merkezde bulunan yaklaşık 45-50 tane dağ köyümüz yıllarca geçim kaynağı olan üzüm bağları suma fabrikasının özelleştirme sonrası kuru ve yaş üzüm alımını bırakması ile ürünler satılamadığı için bakımsızlıktan kurudu.
Köylerde yaşayan çiftçilerimiz üzüm üretiminden başka geliri olmayan özellikle genç çiftçilerimiz şehre göç vermeye başladı.
Bugün köylerimizde bağcılık yok diyecek kadar azaldı,
bağcılık yeniden canlanmalı, teşvik edilmelidir.
Çünkü göç veren köylerimizde tarımsal faaliyetler bitme noktasında hayvancılık bitkisel üretim azalıyor gençler köyleri zorunlu terk ediyor bunun gerekçesi yeterince gelir olmaması ve evlenmek için köyde yaşadıkları için kız bulamamalarıdır.
Dağ köylerimizde Tekel suma fabrikasına üzüm üretimi yaparken köylerimizin gelir seviyeleri oldukça iyiydi çünkü sattıkları üzüm para ediyordu bölge köylerimizde yaşayan üreticilerimiz ortalama 3-4 ton üzüm satıyordu alım güçleri oldukça iyiydi.
Şimdi ise bazı köylerimizde alternatif olarak iklimi durumuna göre kiraz, zeytin, ceviz ve badem üretimleri yapılmaktadır.
Bazı köylerimizde ise ekşikara çerezlik üzüm üretilmekte olup alım garantisi olan bir çeşit olmadığı için fiyat istikrarı oluşmadığı için üreticilerimiz mağdur olmaktadır.
Tüm bu köylerimizde oluşan sıkıntılarımızı saha ziyaretlerimizde yakın takip ettiğimiz için Karaman Ziraat Odası olarak üzüm bağlarının gelişmesi ve iklimine göre alternatif ürün desenler oluşması için sürekli üreticilerimizi desteklemek katkı sağlamak için var gücümüzle çalışmaktayız.
Özellikle dar geliri olan bu köylerimizi devletimiz desteklemelidir.
Karaman İl Özel İdaremizin yıllardır vermiş olduğu Bağ fidesi , zeytin, ceviz, badem ve meyve fidan desteği sağlamaktadır.
Bu destekler üreticilerimize büyük katkı sağlamaktadır.
Bitkisel üretimin devamı için gübre fiyatları sabitlemeli ve sübvansiyon sağlanmalıdır.
Girdi maliyetlerindeki aşırı artış ve kuraklık bu köylerimizde büyük mağduriyet oluşturmaktadır.
Tamamen kıraç arazide üretim yapan gelir seviyesi az olan köylülerimiz gübrenin aşırı pahalanması sonrası bir çoğu gübre atmaya gücü yetmiyor.
Yaklaşık ortalama dekarda 150-200 kg ürün aldıkları için bir çuvalı yaklaşık 600-700 tl olduğu için gübre alıp atamamaktalar. Yine sulu tarım yapan üreticilerimiz içinde durum hiç açıcı değildir.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen önünü görmeden üretim yapmak için risk alan tüm çiftçilerimize devletimiz destek sağlamalıdır.
Sonuç olarak özetle , Ülkemizin üretime ihtiyaç duyduğu şu günlerde özellikle
sebepler ne olursa olsun kırsalda yeni bir üretim modeli teşvik, destek odaklı yeni yaklaşımlar şart,,,
Kırsalda dönüşümü saglayamaz isek, hayvancılıgı aile işletme odaklı kırsal faaliyetle birlikte yönetemez isek, et, süt ve sebze başta olmak üzere gıda fiyatları artmaya devam edecek verilen emek ve çabalar arzu edileni vermeyecek. Tüm enerjimizi dış havzalardan su gelmesi için harcayamalıyız. Karaman Ovasının su sorunu çözülmesi için herkes seferber olmalıdır.
İlimize bırakacağımız en büyük miras SU'dur."
Üreten Türkiye, ekonomisi güçlü ve her alanda dünya ile rekabet eden, bir ülke olarak büyümeye devam edebilmesi için kırsalda yaşam teşvik edilmesi ve Ovamıza dış havzalardan gelecek sulama projelerine öncelik verilmesi gerekmektedir."