Bugün, bundan tam 35 yıl önce, Konya'nın benzer büyüklükteki ilçeleri arasında var olan il olma yarışını Karaman'ın gögüslediğini ilan eden kanunun Resmi Gazete'de yayımlandığı günün yani Karaman'ın il oluşunun yıl dönümü kutlu olsun.
Geriye dönüp baktığımızda ve bu 35 yılı nasıl geçirdik diye düşündüğümüzde; evet bir Valimiz ve il olmanın gerektirdiği kamu kuruluşlarımız var, 70 sayılı plakamız var, bağlı 5 ilçemiz var, o gün birlikte il olma mücadelesi verdiğimiz Ereğli ve Akşehir gibi ilçeleri nüfus olarak çok geride bıraktık, il olmanın da kazandırdığı ivmeyle 90'lı yıllarda kurulan özel sektöre ait güçlü sanayi kuruluşlarımız var, bu varlar listesini daha da uzatabiliriz.
Ancak, hala Karaman'dan bahsettiğimizde "Konya Karaman mı?" sorusuna muhatap oluyoruz...
Böyle bir soruya muhatap olmak, biliyorum ki hepimizin çeşitli vesilelerle başına gelen bir durum.
Bu soruyla sıklıkla karşılaşıyor olmak, Türkiye'nin 70 inci ilini bilmeyen vatandaşın bir kusuru olmanın yanında, bizlerin de Karaman'ın sesini yeterince duyuramamış, Karaman'ımızı tanıtamamış olduğumuzun da üzüntü verici bir göstergesi.
O zaman malum sorudan kurtulmak, Karaman'ı tanıtmak, Türk Dilinin ve Karamanoğulları Beyliği'nin Başkenti Karaman'ı tarihine yakışır şekilde bilinir hale getirmek için hepimize önemli görevler ve ödevler düşmektedir.
El ele verip bunu, hep birlikte başarabilmeliyiz.
Sonuç olarak özetle, Anadolu’nun kalbinde yer alan, Selçuklulardan Karamanoğulları’na oradanda Osmanlı'ya uzanan egemenlik macerasıyla,özel ve güzel şehirimiz, Karaman’ımızın vilayet oluşunun 35.yıl dönümünü kutluyor; İlimizin gelişip kalkınmasında ve bugünlere gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyor, saygı ve sevgiyle Şükran’larımı sunuyorum.