Ölüm, insanoğlunun en büyük bilinmezlerinden biri… Pek çok kişi ölümün neye benzediğini, musallada neler yaşandığını merak etse de, ölüm korkusu bu soruları sormaktan alıkoyar. Ancak tasavvufta, “Ölüm Rabıtası” adı verilen derin düşünce pratiğiyle, insanın ölümü hatırlaması ve ona hazırlanması gerektiği vurgulanır.

Bu merakın peşine düşerek Karaman Yeni Musalla’ya gittik ve orada yaşananları sizin için gözlemledik. Sessizlik ve hüzünle örülü bu mekânda, dünya hayatının geçiciliği bir kez daha yüzümüze çarpıyor. Musalla taşına konulan her cenaze, geride kalanlara ölümün kaçınılmaz gerçeğini hatırlatıyor.

Cenaze namazı için bekleyen yakınlar, gözyaşları içinde sevdiklerine veda ederken, dualar yükseliyor. İmamın “Merhumu nasıl bilirdiniz?” sorusuna cemaat hep bir ağızdan “İyi bilirdik” diye cevap veriyor. Sonrasında ise ebediyete uğurlanmak üzere cenaze mezarlığa götürülüyor.

Musalla taşında yaşananlar, aslında herkesin bir gün yüzleşeceği hakikatin sessiz bir aynası… Bugün orada yatan başkası, yarın belki biz olacağız. Ölümü hatırlamak, hayata daha anlamlı bakmayı da beraberinde getiriyor.

Her canlının tadacağı bu kaçınılmaz son hakkında düşünmek, yaşamı daha bilinçli ve değerli kılmak için bir fırsat olabilir…

Editör: Özgür CAN