İşte Adem Kocatürk'ün kaleminden ;

Gazeteciler kimden para aldı? Açıklıyorum

Bir süredir şehirde tartışılan hastane baskını meselesi ile ilgili AK Parti Karaman İl Başkanı Murat Öztürk’ün açıklamasına binaen Gazeteciler Cemiyeti Başkanı olarak birkaç kelam etme zaruriyeti doğdu.

Evvela olayı bir hatırlayalım. Gazeteci Ahmet Tek bir makalesinde şöyle dedi;

“Başhekim odada bir meslektaşıyla beraber. Randevusuz, kapıyı çalmadan içeriye üç kişi giriyor. Biri Ak Parti İl Başkanı. Sonra bağırmalar oluyor. Ses tonu yüksek, üslup yakışıksız. Gerginlik yaşanıyor. Makam odasındaki masanın üzerindeki biblo, minik kaktüs ve aloe vera saksıları yere savruluyor. … Yakışmıyor. Türkiye’nin kurumlarında bu örneklerden rahatsız oluyorum. Hizmette kusur mu var? Bunların çözüm merci bakanlıktır, İl başkanlıkları değil. Çat kapı gitmek olur mu? Maalesef oluyor.”

Bu açıklama üzerine birçok TV kanalı canlı yayına almak için Ahmet Tek’i arıyor. Tek bunları reddediyor. Yine de olay ulusal basına bir şekilde yansıyor.

Bunun üzerine İl Başkanı Murat Öztürk savunma niteliğinde bir yazılı basın açıklaması yaptı. Murat Öztürk özetle “

“Ahmet Tek’in yazdıkları gerçek değil. Ahmet Tek dürüst ve objektif değil. Para karşılığında bu yazıyı yazdı” diyor ve uzun uzadıya hastanedeki aksamaları aktararak neden hastaneyi bastığının gerekçelerini izaha çabalıyor.

Yazıda bizi en çok ilgilendiren kısım tam da şurası; “Son günlerde para karşılığında bazı kişilerin gazetecilik adı altında haber yapanların çokluğu dikkate alındığında kayda değer bir ücret almış mıdır bilemem…

Burada bazı yanlışlar var. Birincisi Murat Öztürk bir avukat olmasına karşın delilsiz isnatta bulunması bir hezeyan mıdır yoksa bir iftira mı? Bu açıklamada Ahmet Tek’in bu yazıyı para karşılığında yazdığından emin ama kayda değer bir meblağ olduğundan tereddüt ettiği anlaşılıyor. Sadece Ahmet Bey ile sınırlı kalmayıp para karşılığı haber yapanların çoğaldığını da ifade ediyor.

Son zamanlarda gazeteciler üzerinden pirim yapmak da moda oldu. Geçtiğimiz günlerde bir başka yönetici de gazetecilerin OSB’den para aldıklarını söylemiş. Kimi kastettiğini bilmeden ve o konuya girmeden kısaca şunu söyleyeyim; sana ne ulan. Milletin aldığı parayı takip edeceğine kendi işine bak. Gazeteciler firmalardan para almışsa ne âlâ. Keşke daha çok alsın. Bu sana neden batıyor. Gazetecinin kirasını mı ödüyorsun yoksa faturalarını mı? Elbette alacak. Siyasi partilerden de alacak. 5 yıl boyunca haberleri yapılan, kamuoyuna mesajını gazeteciler üzerinden veren partiler de seçim döneminde gazetelerle reklam ve tanıtım için anlaşır. Bundan daha doğal bir şey olabilir mi?

GAZETECİLER KİMDEN PARA ALDI?

Murat Öztürk’ün açıklamasına geri dönecek olursak, gazeteciler kimden hangi haber karşılığında para aldığını açıklarsa hepimiz aydınlanacağız. Benim bildiğim Murat Bey kendisi seçim döneminde gazetecilere para verdi. Fatura ve hizmet karşılığında. Yanlış bilmiyorsam en fazla 30 Bin TL olmak üzere 5 Bin TL’ye kadar düşen rakamlar basın kuruluşlarına ödendi. Bu seçimde en fazla reklama bütçe ayıran parti de AK Parti idi. Yani diğer partilerden bu kadar da çıkmadı. Demem o ki bizim de kulağımıza gelen “falan gazeteciye 500 bin ödendi, filan yazara 1 milyon ödendi” safsataları alçakça bir uydurmadır.

Beni bilenler bilir. Her şeyi söylerim ama yalan asla söylemem. Söyleyenden de hazzetmem. Dünyada da ahirette de iki elim yakasındadır.

Bunun ötesinde değerli yazarımız Ahmet Tek bu yazısı karşılığında Başhekimden ya da sehpadaki aloe veradan 1 milyon almışsa yarısını bana vermeliydi. Yoksa haksızlık olur.

Allah rızası için yapmayın. Bu şehir için yazan kaç kişi var. Bir elin parmakları kadarız. Onları da yıpratmayın. Yakınlarına kurumlara katabilmek için yan çizen yalaka kalemleri eleştirin…

Murat Bey nerden baksanız talihsiz bir açıklama yapmış. Sanki konu hastanedeki aksamalarmış gibi personelden temizliğe birçok konuda hastaneyi eleştirmiş. Yahu hastaneden biz şikâyet edeceğiz, siz sorunun çözümüne bakacaksınız. Ama bunu makam basarak değil. Parti tüzüğündeki yetkilerinizle yapacaksınız.

Bir ildeki en üst siyasi figür olarak hastane yönetimi sizi hesaba almıyorsa bunu vatandaşa şikâyet etmek yerine başka konulara odaklansanız daha dirayetli bir davranış olur. Mesela seçim sonuçlarına.

Gazeteci para almış. Bu muhabbetten ziyadesiyle sıkıldık. Bundan böyle gazetecilere asılsız laf edenler gazetecilerden misliyle karşılığını alacağını peşinen bilsin.

Neymiş efendim gazeteciler para alıyormuş. Ne yapsın daş mı yesin bizim çocuklar…

Âdem Kocatürk

Editör: Özgür CAN